10. Süre Yunus Süresi Toplam 109 Ayet Meali

10. Süre Yunus Süresi Toplam 109 Ayet Meali

Yunus Süresi İbn Kesir Meali

Yunus Süresi 1. Ayet Meali: Elif. Lam. Ra. İşte bunlar hikmet dolu Kitab’ın ayetleridir.

Yunus Süresi 2. Ayet Meali: İçlerinden bir adama: İnsanları uyar ve iman edenlere, Rableri katında yüksek bir doğruluk makamı olduğunu müjdele, diye vahyetmemiz insanlar için şaşılacak bir şey mi oldu? Kafirler: Bu elbette apaçık bir sihirbazdır, dediler?

Yunus Süresi 3. Ayet Meali: Şüphesiz ki Rabbiniz o Allah’tır ki gökleri ve yeri altı günde yaratmış, sonra da işleri yerli yerince idare ederek Arş’a istiva etmiştir. Onun izni olmadan hiç kimse şefaatçi olamaz. İşte Rabbiniz olan Allah budur, O halde O’na kulluk edin. Hala düşünmüyor musunuz!

Yunus Süresi 4. Ayet Meali: Allah’ın gerçek bir vaadi olarak hepinizin dönüşü ancak O’nadır. Çünkü O, mahlükatı önce (yoktan) yaratır, sonra da iman edip iyi işler yapanlara adaletle mükafat vermek için (onlan huzuruna) geri çevirir. Kafir olanlara gelince, inkar etmekte olduklan şeylerden ötürü onlar için kaynar sudan bir içki ve elem verici bir azap vardır

Yunus Süresi 5. Ayet Meali: Güneşi ışıklı, ayı da parlak kılan, yılların sayısını ve hesabı bilmeniz için ona (Ay’a) birtakım menziller takdir eden O’dur. Allah bunları, ancak bir gerçeğe (ve hikmete) binaen yaratmıştır. O, bilen bir kavme ayetlerini açıklamaktadır.

Yunus Süresi 6. Ayet Meali: Gece ve gündüzün birbirinin ardından gelmesinde, Allah’ın göklerde ve yerde yarattığı şeylerde, O’na karşı gelmekten sakınan bir kavim için elbette nice deliller vardır!

Yunus Süresi 7. Ayet Meali: Huzurumuza çıkacaklarını beklemeyenler, dünya hayatına razı olup onunla rahat bulanlar ve ayetlerimizden gafil olanlar yok mu;

Yunus Süresi 8. Ayet Meali: İşte onların, kazanmakta oldukları yüzünden varacakları yer, ateştir!

Yunus Süresi 9. Ayet Meali: İman edip güzel işler yapanlara gelince, imanlarıyla Rableri onları nimet dolu cennetlerde, alt yanından ırmaklar akan saraylara erdirir.

Yunus Süresi 10. Ayet Meali: Onların oradaki duası “Allah’ım! Seni noksan sıfatlardan tenzih ederiz!” (sözleri), birbirleriyle karşılaştıkça söyledikleri selamlaşmaları “selam” (sözü)dür. Onların dualarının sonu da şudur: Hamd, alemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.

Yunus Süresi 11. Ayet Meali: Eğer Allah, insanlara, hayrı çarçabuk istedikleri gibi, şerri de acele verseydi, elbette onların ecelleri bitirilmiş olurdu. Fakat bize kavuşmayı beklemeyenleri biz, azgınlıkları içinde bocalar bir halde bırakırız.

Yunus Süresi 12. Ayet Meali: İnsana bir zarar geldiği zaman, yan yatarken veya otururken veya ayakta iken bize dua eder, fakat biz ondan sıkıntısını kaldırınca, sanki kendisine dokunan bir sıkıntıdan ötürü bize dua etmemiş gibi çekip gider. İşte böylece haddi aşanlara yapmakta oldukları şeyler süslü gösterildi.

Yunus Süresi 13. Ayet Meali: Andolsun ki sizden önce, peygamberleri kendilerine mucizeler getirdiği halde, zulmettiklerinden dolayı nice milletleri helak ettik, zaten onlar iman edecek değillerdi. İşte biz suçlu kavimleri böyle cezalandırırız.

Yunus Süresi 14. Ayet Meali: Sonra da, nasıl davranacağınızı görmemiz için onların ardından sizi yeryüzünde halifeler kıldık.

Yunus Süresi 15. Ayet Meali: Onlara ayetlerimiz açık açık okunduğu zaman, bize kavuşmayı ummayanlar, “Ya bundan başka bir Kur’an getir veya bunu değiştir” dediler. De ki: “Onu kendiliğimden getirmem benim için olacak şey değildir. Ben, bana vahyolunandan başkasına uymam. Çünkü Rabbime isyan edersem elbette büyük günün azabından korkarım”.

Yunus Süresi 16. Ayet Meali: De ki: “Eğer Allah dileseydi onu size okumazdım, Allah da onu size bildirmezdi. Ben bundan önce bir ömür boyu içinizde durmuştum. Hiç düşünmüyor musunuz?”

Yunus Süresi 17. Ayet Meali: Öyleyse Allah’a karşı yalan uydurandan veya onun ayetlerini yalanlayandan daha zalim kimdir? Doğrusu suçlu günahkarlar kurtuluşa erişemezler.

Yunus Süresi 18. Ayet Meali: Onlar Allah’ı bırakıp kendilerine ne zarar ne de fayda verebilecek şeylere tapıyorlar ve “Bunlar, Allah katında bizim şefaatçilerimizdir” diyorlar. De ki: “Siz Allah’a göklerde ve yerde bilemeyeceği bir şeyi mi haber veriyorsunuz? Haşa! O, onların ortak koştukları her şeyden uzak ve yücedir.”

Yunus Süresi 19. Ayet Meali: İnsanlar sadece bir tek ümmetti, sonradan ayrılığa düştüler. Eğer Rabbinden bir söz geçmemiş olsaydı, ayrılığa düştükleri konuda hemen aralarında hüküm verilirdi.

Yunus Süresi 20. Ayet Meali: “Ona Rabbinden bir mucize indirilse ya!” diyorlar. De ki: “Gayb ancak Allah’ındır. Bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim”.

Yunus Süresi 21. Ayet Meali: Kendilerine dokunan bir sıkıntıdan sonra insanlara bir rahmet tattırdığımız zaman, bir de bakarsın ki onların ayetlerimiz hakkında bir düzenleri vardır. De ki: “Allah onların cezasını çabucak verir. Şüphesiz elçilerimiz ettiğiniz alayları yazıyorlar.”

Yunus Süresi 22. Ayet Meali: O, sizi karada ve denizde gezdirendir. Hatta siz gemilerde bulunduğunuz, o gemiler de içindekileri tatlı bir rüzgarla alıp götürdükleri ve yolcular bu yüzden neşelendikleri zaman, o gemiye şiddetli bir fırtına gelip çatar, her yerden onlara dalgalar hücum eder ve onlar, çepeçevre kuşatıldıklarını anlarlar da, dini yalnız Allah’a halis kılarak, “Andolsun eğer bizi bundan kurtarırsan mutlaka şükredenlerden olacağız” diye Allah’a yalvarırlar.

Yunus Süresi 23. Ayet Meali: Fakat Allah onları kurtarınca, bir de bakarsın ki yine haksız yere yeryüzünde taşkınlık ediyorlar. Ey insanlar! Sizin taşkınlığınız ancak kendi aleyhinizedir; sadece fani dünya hayatının menfaatini elde edersiniz, sonunda dönüşünüz yine bizedir. O zaman yapmakta olduklarınızı size haber vereceğiz.

Yunus Süresi 24. Ayet Meali: Dünya hayatının durumu, gökten indirdiğimiz bir su gibidir ki, insanların ve hayvanların yiyeceklerinden olan yeryüzü bitkileri o su sayesinde birbirine karışır. Nihayet yeryüzü zinetini takınıp, süslendiği ve sahipleri de onun üzerinde kudret sahibi olduklarını sandıkları bir sırada, bir gece veya gündüz ona emrimiz gelir, de onu sanki dün yerinde yokmuş gibi kökünden koparılarak biçilmiş bir hale getiririz. İşte iyi düşünecek topluluklar için ayetlerimizi böyle açıklıyoruz.

Yunus Süresi 25. Ayet Meali: Allah kullarını selam yurduna çağırır ve O, dilediğini doğru yola iletir.

Yunus Süresi 26. Ayet Meali: Güzel amel edenlere daha güzel karşılık, bir de fazlası vardır. Onların yüzlerine ne bir toz bulaşır ne de bir horluk. İşte onlar cennet ehlidir. Ve onlar orada ebedi kalacaklardır

Yunus Süresi 27. Ayet Meali: Kötülükler işleyenlere gelince, kötülüğün cezası misli iledir. Onları zillet kaplayacaktır. Onları Allah’a karşı koruyacak hiç kimse yoktur. Onların yüzleri sanki karanlık geceden bir parçaya bürünmüştür. İşte onlar da cehennem ehlidir. Onlar orada ebedi kalacaklardır.

Yunus Süresi 28. Ayet Meali: Onların hepsini bir araya toplayacağımız, sonra da Allah’a ortak koşanlara, “siz ve koştuğunuz ortaklar yerinizde bekleyin” diyeceğimiz gün artık onların aralarını tamamen ayırmışızdır. Ve onların ortak koştukları derler ki: “Siz, bize ibadet etmiyordunuz.

Yunus Süresi 29. Ayet Meali: Bizimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Şüphesiz ki biz sizin tapmanızdan tamamen habersizdik

Yunus Süresi 30. Ayet Meali: Orada herkes geçmişte yaptıklarından imtihana çekilecek. Artık onlar gerçek sahipleri olan Allah’a döndürülmüşlerdir. Uydurmakta oldukları şeyler de onları terkedip kaybolmuştur

Yunus Süresi 31. Ayet Meali: De ki: “Size gökten ve yerden kim rızk veriyor? Ya da kulaklara ve gözlere kim malik bulunuyor? Ölüden diriyi kim çıkarıyor, diriden ölüyü kim çıkarıyor? İşi kim idare ediyor? “Allah” diyecekler. De ki: “Öyle ise sakınmıyor musunuz?”

Yunus Süresi 32. Ayet Meali: İşte O, sizin gerçek Rabbiniz olan Allah’tır. Artık haktan sonra sapıklıktan başka ne vardır? O halde nasıl döndürülüyorsunuz?

Yunus Süresi 33. Ayet Meali: İşte böylece Rabbinin yoldan çıkanlar hakkındaki: “Onlar inanmazlar” sözü gerçekleşmiş oldu.

Yunus Süresi 34. Ayet Meali: De ki: “Allah’a ortak koştuklarınız arasında, ilk defa yaratacak, sonra onu geri döndürecek biri var mı?” De ki: “Allah ilk defa yaratıp sonra da onu tekrar öldürür, O halde nasıl saptırılırsınız.!”

Yunus Süresi 35. Ayet Meali: De ki: “Ortak koştuklarınızdan hakka iletecek olan var mı?” De ki: “Hakka Allah iletir” Öyle ise hakka ileten mi uyulmaya daha layıktır, yoksa hidayet verilmedikçe kendi kendine doğru yolu bulamayan mı? Size ne oluyor? Nasıl hükmediyorsunuz?

Yunus Süresi 36. Ayet Meali: Onların çoğu zandan başka bir şeye uymaz. Şüphesiz zan, haktan hiç bir şeyin yerini tutmaz. Allah onların yapmakta olduklarını pek iyi bilendir.

Yunus Süresi 37. Ayet Meali: Bu Kur’an Allah’a ait olmayıp da ondan başkası tarafından uydurulmuş bir şey değildir. Ancak kendinden öncekini doğrulayan ve o Kitab’ı açıklayandır. Onda şüphe yoktur, o alemlerin Rabbindendir.

Yunus Süresi 38. Ayet Meali: Yoksa, Onu Muhammed uydurdu mu diyorlar? De ki: “Eğer sizler doğru iseniz Allah’tan başka, gücünüzün yettiklerini çağırın da onun benzeri bir süre getirin”

Yunus Süresi 39. Ayet Meali: Bilakis, onlar ilmini kavrayamadıkları ve yorumu kendilerine asla gelmemiş olan Kur’an’ı yalanladılar. Onlardan öncekiler de böyle yalanlamışlardı. Şimdi bak, zalimlerin sonu nasıl oldu!

Yunus Süresi 40. Ayet Meali: İçlerinden öylesi var ki ona inanır, yine onlardan öylesi de var ki, ona inanmaz. Rabbin bozguncuları en iyi bilendir

Yunus Süresi 41. Ayet Meali: Onlar seni yalanlarlarsa de ki: “Benim işim bana, sizin işiniz de sizedir. Siz benim yaptığımdan uzaksınız, ben de sizin yaptığınızdan uzağım”

Yunus Süresi 42. Ayet Meali: Onlardan seni dinleyenler vardır. Fakat sağırlara -üstelik akılları da ermiyorsa- sen mi duyuracaksın?

Yunus Süresi 43. Ayet Meali: Onlardan sana bakan da vardır. Fakat, hele göremiyorlarsa- körleri sen mi doğru yola ileteceksin?

Yunus Süresi 44. Ayet Meali: Şüphesiz ki Allah insanlara hiçbir şekilde zulmetmez, ama insanlar kendilerine zulmederler.

Yunus Süresi 45. Ayet Meali: O gün, Allah’ın onları sanki günün ancak bir saati kadar kaldıklarını zanneder vaziyette yeniden diriltip toplandıklarında, birbirlerini tanırlar. Allah’ın huzuruna varmayı yalanlayanlar elbette zarara uğramışlardır. Zaten onlar doğru yola gitmemişlerdi

Yunus Süresi 46. Ayet Meali: Ya onlan tehdit ettiğimiz azabın bir kısmını sana gösterir veya seni vefat ettiririz. Her halükarda onların dönüşü bizedir. Sonra, Allah onların yapmakta olduklarına da şahittir.

Yunus Süresi 47. Ayet Meali: Her ümmetin bir peygamberi vardır. Peygamberleri geldiği zaman aralarında adaletle hükmedilir ve asla zulme uğramazlar.

Yunus Süresi 48. Ayet Meali: “Doğru iseniz, bu söylediğiniz vaad ne zamandır?” diyorlar.

Yunus Süresi 49. Ayet Meali: De ki: “Ben kendime bile Allah’ın dilediğinden başka ne bir zarar, ne de bir menfaat verme gücüne sahibim” Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri geldiği zaman artık ne bir saat geri kalırlar ne de ileri giderler.

Yunus Süresi 50. Ayet Meali: De ki: “Ne dersiniz? Allah’ın azabı size geceleyin veya gündüzün gelirse ne yaparsınız? Suçlular ondan birini istemekte acele ediyorlar!

Yunus Süresi 51. Ayet Meali: Başınıza bela geldikten sonra mi O’na iman edeceksiniz. Şimdi mi Halbuki onu istemekte acele ediyordunuz?

Yunus Süresi 52. Ayet Meali: Sonra o zulmedenlere, “Ebedi azabı tadın!” denilecek. “Kazanmakta olduğunuzdan başkasının mı karşılığını bulacaksınız?”

Yunus Süresi 53. Ayet Meali: “O, bir gerçek midir?” diye senden haber istiyorlar. De ki: “Evet, Rabbime andolsun ki o şüphesiz yerçektir ve siz aciz bırakacak değilsiniz”

Yunus Süresi 54. Ayet Meali: Kendine zulmeden herkesin yeryüzü dolusu malı olsa elbette onu feda eder. Ve azabı gördükleri zaman pişmanlıklarını gizlerler. Aralarında adaletle hüküm verilir ve onlara zulmedilmez.

Yunus Süresi 55. Ayet Meali: Bilesiniz ki, göklerde ve yerde olan her şey Allah’ındır. Yine bilesiniz ki; Allah’ın vaadi haktır, fakat onların çoğu bilmez.

Yunus Süresi 56. Ayet Meali: O hem diriltir, hem de öldürür ve yalnız O’na döndürüleceksiniz.

Yunus Süresi 57. Ayet Meali: Ey insanlar! Size Rabbinizden bir öğüt, gönüllerdekine bir şifa, mü’minler için bir hidayet ve rahmet gelmiştir.

Yunus Süresi 58. Ayet Meali: De ki: “Ancak Allah’ın lütfu ve rahmetiyle, işte bunlarla sevinsinler. Bu onların topladıklarından daha hayırlıdır.

Yunus Süresi 59. Ayet Meali: De ki: “Allah’ın size indirdiği rızktan bir kısmını helal, bir kısmını da haram kılmanıza ne dersiniz?” De ki: “Allah mı size izin verdi? Yoksa Allah’a iftira mı ediyorsunuz?”

Yunus Süresi 60. Ayet Meali: Allah’a karşı yalan uyduranların kıyamet günündeki akıbetleri hakkında kanaatleri nedir? Şüphesiz Allah insanlara karşı lütuf sahibidir. Fakat onların çoğu şükretmezler.

Yunus Süresi 61. Ayet Meali: Ne zaman sen bir işte bulunsun, ne zaman Kur’an’dan bir şey okusan ve siz ne zaman bir iş yapsanız, o işe daldığınız zaman biz mutlaka üstünüzde şahidizdir. Çünkü ne yerde, ne gökte zerre ağırlığınca bir şey Rabbinden uzak kalmaz. Bundan daha küçüğü ve daha büyüğü yoktur ki, apaçık kitapta bulunmasın.

Yunus Süresi 62. Ayet Meali: Bilesiniz ki, Allah’ın dostlarına korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir.

Yunus Süresi 63. Ayet Meali: Onlar, iman edip de takvaya ermiş olanlardır.

Yunus Süresi 64. Ayet Meali: Dünya hayatında da ahirette de onlara müjde vardır. Allah’ın sözlerinde asla değişme yoktur. İşte bu, büyük kazancın kendisidir.

Yunus Süresi 65. Ayet Meali: (Resülum!) Onların (inkarcıların) sözleri seni üzmesin. Çünkü bütün izzet (ve üstünlük) Allah’ındır. O, işitendir, bilendir.

Yunus Süresi 66. Ayet Meali: İyi bilin ki, göklerde ve yerde ne varsa yalnız Allah’ındır. (O halde) Allah’tan başka ortaklara tapanlar neyin ardına düşüyorlar! Doğrusu onlar, zandan başka bir şeyin ardına düşmüyorlar ve onlar sadece yalan söylüyorlar.

Yunus Süresi 67. Ayet Meali: O (Allah), geceyi içinde dinlenesiniz diye sizin için yaratan, (çalışıp kazanmanız için de) gündüzü aydınlık kılandır. Şüphesiz bunda dinleyen bir toplum için ibretler vardır.

Yunus Süresi 68. Ayet Meali: “Allah çocuk edindi” dediler. Haşa! O bundan münezzehtir. O hiçbir şeye ihtiyaç duymayan yegane zattır. Göklerde ve yerde ne varsa hep O’nundur. Bu hususta yanınızda herhangi bir delil yoktur. Allah hakkında bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?

Yunus Süresi 69. Ayet Meali: De ki: “Allah’a karşı yalan uyduranlar asla kurtuluşa eremezler”

Yunus Süresi 70. Ayet Meali: Dünyada bir miktar geçim sağlarlar, sonra dönüşleri bizedir sonra da inkar etmekte oldukları şeylerden ötürü onlara şiddetli azabı tattırırız

Yunus Süresi 71. Ayet Meali: Onlara Nuh’un haberini oku: Hani O kavmine demişti ki: “Ey kavmim! Eğer benim uzun süre aranızda durmam ve Allah’ın ayetlerini hatırlatmam size ağır geldi ise, bilin ki ben yalnız Allah’a dayanıp güvenirim. Siz de ortaklarınızla beraber toplanıp yapacağınızı kararlaştırın. Sonra işiniz başınıza dert olmasın. Bundan sonra vereceğiniz hükmü, bana uygulayın ve bana mühlet de vermeyin.”

Yunus Süresi 72. Ayet Meali: Eğer yüz çeviriyorsanız, zaten ben sizden bir ücret istemedim. Benim ecrim Allah’tan başkasına ait değildir ve ben müslümanlardan olmakla emrolundum.”

Yunus Süresi 73. Ayet Meali: Yine de onu yalanladılar, biz de hem onu hem de gemide onunla beraber bulunanları kurtardık ve onların yerine bunları getirdik; ayetlerimizi yalanlayanları da boğduk. Bak ki uyarılanların sonu nasıl oldu!

Yunus Süresi 74. Ayet Meali: Sonra onun arkasından kendi toplumlarına bir çok peygamberler gönderdik, onlara mucizeler getirdiler. Fakat daha önce yalanladıkları şeye inanacak değillerdi. İşte haddi aşanların kalbini biz böyle mühürleriz.

Yunus Süresi 75. Ayet Meali: Sonra onların ardından da Firavun ve toplumuna Musa ve Harun’u mucizelerimizle gönderdik, fakat onlar kibirlendiler ve günahkar bir toplum oldular.

Yunus Süresi 76. Ayet Meali: Katımızdan onlara hak gelince, “Bu elbette apaçık bir sihirdir” dediler.

Yunus Süresi 77. Ayet Meali: Musa, “Size hak geldiğinde onun için hep böyle mi dersiniz? Bu bir sihir midir? Halbuki sihirbazlar iflah olmazlar” dedi.

Yunus Süresi 78. Ayet Meali: Onlar dediler ki: “Babalarımızı üzerinde bulduğumuz dinden bizi döndüresin ve yeryüzünde ululuk sizin ikinizin olsun diye mi bize geldin? Halbuki biz size inanacak değiliz.”

Yunus Süresi 79. Ayet Meali: Firavun dedi ki: “Bilgili bütün sihirbazları bana getirin!”

Yunus Süresi 80. Ayet Meali: Sihirbazlar gelince Musa onlara, “Atacağınızı atın” dedi.

Yunus Süresi 81. Ayet Meali: Onlar atınca, Musa dedi ki: “Sizin getirdiğiniz sihirdir. Allah onun batıl olduğunu mutlaka açığa çıkaracaktır. Çünkü Allah bozguncuların işini düzeltmez.”

Yunus Süresi 82. Ayet Meali: Suçluların hoşuna gitmese de Allah, sözleriyle gerçeği açığa çıkaracaktır.

Yunus Süresi 83. Ayet Meali: Firavun ve kavminin kendilerine fenalık yapmaları korkusuyla, kavminden bir gurup gençten başka kimse Musa’ya iman etmedi. Gerçekten Firavun yeryüzünde büyüklenen ve haddi aşanlardan idi.

Yunus Süresi 84. Ayet Meali: Musa dedi ki: “Ey kavmim! Eğer Allah’a inandıysanız ve O’na teslim olduysanız, sadece O’na tevekkül edip dayanın.”

Yunus Süresi 85. Ayet Meali: Onlar da dediler ki: “Allah’a tevekkül ettik. Ey Rabbimiz! Bizi, o zalimler topluluğuna bir fitne yapma!

Yunus Süresi 86. Ayet Meali: Ve bizi rahmetinle o kafirler topluluğundan kurtar!

Yunus Süresi 87. Ayet Meali: Biz de Musa ve kardeşine, “Kavminiz için Mısır’da evler hazırlayın ve evlerinizi namaz kılınacak yerler yapın, namazlarınızı da dosdoğru kılın. Mü’minleri müjdele” diye vahyettik.

Yunus Süresi 88. Ayet Meali: Musa dedi ki: “Ey Rabbimiz! Gerçekten sen Firavun ve kavmine dünya hayatında zinet ve nice mallar verdin. Ey Rabbimiz! İnsanları senin yolundan saptırmaları için mi (verdin)? Ey Rabbimiz! Onların mallarını yok et, kalplerini de şiddetle sık, böylece acıklı azabı görünceye kadar iman etmesinler”

Yunus Süresi 89. Ayet Meali: Allah, “İkinizin de duası kabul olunmuştur. O halde siz doğruluğa devam edin ve sakın o bilmezlerin yoluna uymayın” dedi.

Yunus Süresi 90. Ayet Meali: Biz, İsrailoğullarını denizden geçirdik. Ama Firavun ve askerleri zulmetmek ve saldırmak üzere onları takip etti. Nihayet boğulma haline gelince, Firavun “Gerçekten; İsrailoğullarının inandığı Allah’tan başka ilah olmadığına ben de iman ettim. Ben de müslümanlardanım” dedi.

Yunus Süresi 91. Ayet Meali: Şimdi mi? Halbuki daha önce isyan etmiş ve bozgunculardan olmuştum.

Yunus Süresi 92. Ayet Meali: Senden sonra geleceklere ibret olman için, bugün senin bedenini kurtaracağız. İnsanlardan bir çoğu, hakikaten ayetlerimizden gafildirler.

Yunus Süresi 93. Ayet Meali: Andolsun biz İsrailoğullarını güzel bir yurda yerleştirdik ve onlara temiz nimetlerden rızık verdik. Kendilerine ilim gelinceye kadar ayrılığa düşmediler. Şüphesiz ki Rabbin, Kıyamet günü onların, aralarında ihtilaf etmekte oldukları şeyler hakkında hükmedecektir

Yunus Süresi 94. Ayet Meali: (Resulüm!) Eğer sana indirdiğimizden (bu anlattığımız olaylardan) kuşkuda isen, senden önce Kitab’ı (Tevrat’ı) okuyanlara sor. Andolsun ki, Rabbinden sana hak gelmiştir. Sakın şüphecilerden olma!

Yunus Süresi 95. Ayet Meali: Allah’ın ayetlerini yalanlayanlardan da olma, sonra ziyana uğrayanlardan olursun.

Yunus Süresi 96. Ayet Meali: Haklarında Rabbinin sözü kesinleşmiş olanlar iman etmezler.

Yunus Süresi 97. Ayet Meali: Onlara bütün mucizeler gelse bile, ta acıklı azabı görecekleri ana kadar…

Yunus Süresi 98. Ayet Meali: Herhangi bir ülke halkı, keşke iman etse de bu imanları kendilerine fayda verseydi! Ancak Yunus’un kavmi iman edince, kendilerinden dünya hayatındaki rüsvaylık azabını kaldırdık ve onları bir süre faydalandırdık.

Yunus Süresi 99. Ayet Meali: Eğer Rabbin dileseydi, yeryüzündekilerin hepsi elbette iman ederlerdi. Böyle iken sen mi mü’min olsunlar diye insanları zorlayacaksın?

Yunus Süresi 100. Ayet Meali: Allah’ın izni olmadan hiç kimse inanamaz. O, pisliği akıllarını kullanmayanların üzerine kılar.

Yunus Süresi 101. Ayet Meali: De ki: “Göklerde ve yerde neler var, bakın” Fakat inanmayan bir topluma deliller ve uyarılar fayda sağlamaz.

Yunus Süresi 102. Ayet Meali: Onlar, kendilerinden önce gelip geçmiş toplumların günlerinin benzerlerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: “Haydi bekleyin! Şüphesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.”

Yunus Süresi 103. Ayet Meali: Biz, sonra peygamberlerimizi ve iman edenleri kurtarırız. Aynı şekilde inananları da, üzerimize bir borç olarak kurtaracağız.

Yunus Süresi 104. Ayet Meali: De ki: “Ey insanlar! Benim dinimden şüphede iseniz, bilin ki, ben Allah’ı bırakıp da sizin, taptıklarınıza tapmam, fakat ancak sizi öldürecek olan Allah’a kulluk ederim. Ben mü’minlerden olmakla emrolundum.”

Yunus Süresi 105. Ayet Meali: “Ve hanif olarak yüzünü dine çevir; sakın müşriklerden olma” diye emredildi.

Yunus Süresi 106. Ayet Meali: Allah’ı bırakıp da sana fayda ya da zarar vermeyecek şeylere tapma. Eğer bunu yaparsan, o takdirde sen mutlaka zalimlerden olursun.

Yunus Süresi 107. Ayet Meali: Eğer Allah sana bir zarar dokundurursa, onu yine O’ndan başka giderecek yoktur. Eğer sana bir hayır dilerse, O’nun keremini geri çevirecek de yoktur. O, hayrını kullarından dilediğine eriştirir. Ve O bağışlayandır, merhamet edendir.

Yunus Süresi 108. Ayet Meali: De ki: Ey insanlar! Size Rabbinizden Hak gelmiştir. Artık kim doğru yola gelirse, ancak kendisi için gelecektir. Kim de sapar sa, o da ancak kendi aleyhine sapacaktır. Ben sizin üzerinize vekil değilim.

Yunus Süresi 109. Ayet Meali: Sen, sana vahyolunana uy ve Allah hükmedinceye kadar sabret. O hakimlerin en hayırlısıdır.

Kaynak: İbn Kesir / İbn Kesir Tefsiri (Tefsiru’l Kur’an’il Azim) / C: V / bkz: 323-415

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.