Merhaba Perihan Hanım
Benim 2,5 yaşında bir kızım var. O kadar huysuz ki, ne kadar anlatsam az. Gecenin yansı hiçbir şey yokken çiğlik atarak kalkıyor, ağlıyor ağlıyor, saatlerce susmuyor. Otururken durup dururken kendini yere atıyor, yaklaşık 40-45 dakika susmuyor.
Yardımcı olmaya çalışıyoruz kabul etmiyor. Oyun oynatmaya çalışıyoruz, oyuncakları atıp ağlamaya başlıyor. Doktorlara götürdük “Bir rahatsızlığı mı var?” diye ama hiçbir şey çıkmadı. Ne yapacağımızı şaşırdı. Babası ve ben çok yıprandık Lütfen bize tavsiyelerde bulunun
Ayşe Ç.. / İstanbul
Kızınızla ilgili anlattıklarınız iki hususu akla getiriyor.
Çocuk bu yaş döneminde anneye bağımlı olma ile bağımsız bir birey olmaya doğru gitme arasında bir kargaşa yaşar, Her şeyi kendisi yapmak, kendisi seçmek ister. Dil gelişimi isteklerini anlatmaya henüz yeterli olmadığı için kolayca öfkelenir.
Başka bir deyişle;
Bu dönemde hareketi de arttığından kurallar ve yasaklarla karşı karşıya kalır. En uyumlu çocukların bile 1-3 yaş arasında en azından durup dururken birkaç kez kendini yere attığı birilerini ısırdığı veya uzun soluklu ağladığı görülür.
Kendini yere atıp uzun süreli ağlamalarında kızınızla fazla ilgilenmeniz ya da istediğini hemen yapmanız onun bu tabloyu sürek yaşamasına sebep olur. Bu şekilde ilgi çektiğini fark eden, isteklerini yaptırmayı öğrenen çocuk bunu devam ettirir.
Açlık, yorgunluk ve uykusuzluk durumları da çocukların öfke nöbeti geçirmelerini tetikler
Bu işe yaramıyorsa güvenliği açısından ona yakın bir yerde durun ancak aldırmıyor gibi görünün sakinleştiği andan itibaren onunla göz temas kurun ve ilgilenin Öfke nöbeti sırasında bir şeyler anlatmaya, kızıp bağırmaya kalkmayın, önce sakinleşmesini bekleyin.
Normal zamanda da huysuzlaştığı zamanlarda da tutarlı davranışlar sergileyin. Sizin doğru tutum sergilemenizle beraber kızınız uyanıkken gösterdiği bu tepkileri giderek azaltacaktır.
Gece çiğlik atarak kalkmasına gelince eğer uykusunun ilk yarısında oluyor, sizin varlığınızdan, etrafta olup bitenden habersizce ağlayıp huysuzlaşıyor ve doktoru da bir rahatsızlığı olmadığını söylüyorsa çocuğunuzun gece terörü
denilen bir durumu yaşadığını söyleyebiliriz.
Bu durum 6 yaşına kadar normaldir. Çocuk bu durumda söyleneni anlamaz, sorulana cevap vermez, anne babayı tanımaz ve sakinleşemez. Bazı çocuklarda çarpıntı, terleme hızlı nefes alma görülür. Bu hal bittiğinde kendiliğinden uykuya döner. Endişelenmeye gerek yoktur, tıbbi açıdan tehlikeli değildir.
Nöbet kısa sürede kendiliğinden geçiyorsa anne babanın sadece gözlemlemesi, çocuğu kucağa almaması daha doğrudur. Uzun sürüyorsa ışığı yakıp kucağınıza alıp sarılmak, elini tutmak, sakinleştirici sözler söylemek doğru olur.
Gece terörünün uyurgezerliğe benzer bir yönü de olduğundan onu olabilecek kazalara karşı korumak gerekir. (Yataktan, merdivenden düşme gibi…)
Bu durumu kolayca atlatabilmek için kızınızın gündüz uykusu uyumasına özen gösterin. Uykuya gitmeden biraz önce hareketli oyunlar oynamaktan kaçının. Onu yatırdığınızda mutlu, sakinleştirici masallar anlatın. Geceleyin ağlama krizinin tahmini olarak ne zaman başladığını bilin ve ataktan biraz önce kızınızı tatlılıkla uyandırın. Biraz uyanık kalmasını sağlayıp sonra tekrar yatırın.
Çabalarınıza rağmen gece ve gündüz huzursuzluğu devam eder ve buna başka sorunlar eşlik ederse bir çocuk psikiyatristi ile görüşün.
Selam ve dua ile…
Kaynak: Pedagog: Perihan Gül / Semerkand Aylık Aile Dergisi / Ekim 2012 / bkz: 26-27