Dua Ederken Nelere Dikkat Etmeliyiz?
Duanın kabul olması ve daha etkili olması için dikkat edilmesi gereken hususlar, duanın manevi etkisini artırmak, duanın kabulü için önemli olan samimiyettir
Dua ederken dikkat edilmesi ve göz önünde bulundurulması gereken 10 tane önemli husus vardır.
1-) Kişi edeceği dua için sene içerisinde Arefe gününü, aylardan Ramazan ayı, hafta içinde Cuma günü, geceleri de seher vaktini gözetmeli. Nitekim Kur’an’da şöyle buyrulmuştur; .. Ve onlar seher vakitlerinde istiğfar ederler. (Zariyat Süresi18)
2-) Kişi Allah yolunda harb eden orduların hucüm anını, yağmur zamanını, farz namazların kılınmaya başlandığı vakitleri, imamın arkasında namaza durmayı, ezanla kamet arasındaki saati, secde hali gibi şerefli an ve durumları fırsat bilmelidir.
Aslında zamanların değeri insanların vaziyetlerinin üstünlüğü ile münasebettardır. Mesela seher vakti kalbin berrak olduğu, bulanık ve karışık şeylerden temizlenip arındığı bir andır. Yine Arefe ve Cuma günleri, Allah’ın rahmetinin yağması için düşüncelerin bir noktada toplandığı ve gönüllerin birbirleriyle yardımlaştıkları zamanlardır.
3-) Kıbleye karşı durup dua etmelidir. Dua eden, koltuk altları görünecek derecede ellerini kaldırıp dua eder. Duasının sonunda iki elini de yüzüne sürer.
Hz. Ömer (r.a) şöyle söylemiştir: Resul-i Ekrem (s.a.v) duada ellerini kaldırdığı zaman, iki elini yüzüne sürmedikçe ellerini indirmezdi..
İbni Abbas (r.a) şöyle demiştir: Resul-i Ekrem (s.a.v) dua ettiğinde ellerini birleştirir, iki elinin iç taraflarını da tam yüzüne karşı tutardı.
Bunlar duada elin tutuluş şekilleridir. Dua esnasında gözlerini yukarıya doğru kaldırmaz.
4-) Sesi, ses ile fısıltı arası bir düzeye indirmektir.
Hz Aişe (r.anha): Namazda pek bağırma. Sesini o kadar kısma da (İsra Süresi 110)
Ayetindeki salat kelimesini dua ile yorumlamıştır, ki, duanı ne sesli ne de fısıltı ile yap demek olur.
Allah Teala peygamberi Hz Zekeriyya’yı överek şöyle buyurdular: O, Rabbine gizlice niyaz ettiği zaman… (Meryem Süresi 3)
Bir başka ayette de şöyle buyrulur: Rabbinize gönülden ve gizlice yalvarın (A’raf Süresi 55)
5-) Duada edebiyat yapmaya zorlanmamalıdır. En iyisi Hz. Peygamber’den (s.a.v) ve büyüklerden gelen dualarla yetinmektir. Zira bazen kişi dua ederken haddi aşar da kendi yararına olmayan şeyleri ister. Bunun için, herkes güzel dua edemez
6-) Yalvarış, yakarış, huşu, umut ve endişe duygularıyla kaplı olarak dua etmektir. Nitekim Allah Teala Hazretleri şöyle buyurur: Rabbinize yalvara yakara, gizlice dua edin. Şu bir hakikattir ki Allah haddi aşanları sevmez (A’raf Süresi 55)
7-) Duaya kesin olarak inanmak, duaların kabul edildiğine yakinen iman etmek, duada samimi olmaktır. Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurmuşlardır: Biriniz dua ettiği zaman, (Allah’ım, dilersen beni mağfiret eyle), (Allah’ım, dilersen bana merhamet eyle) diye dua etmesin! Azim ve kesin olarak, (Ya Rab! Beni affet, bana merhamet et) diye dua etsin. Çünkü Allah’ı zorlayan (hiçbir kuvvet) yoktur.
Bir başka hadiste de şöyle buyrulur: Biriniz dua ettiğinde büyük umut beslesin… Çünkü Allah’a göre hiçbir şey büyük değildir.
Allah Resulü (s.a.v) buyurdular; Kabul edileceğine kesin şekilde inanmış olduğunuz halde Allah’a dua ediniz. Biliniz ki, Aziz ve Celil olan Allah, gafil gönülden yapılan duayı kabul etmez.
8- ) Duada ısrar etmek, direnmek: Bir duayı üç defa yapmalı kabul edilmedi diye usanmamalıdır.
9-) Duaya Allah’ı anarak başlamalı, dilekle başlamamalı; sonra Resul-i Ekrem’e salavat getirmeli ve duayı salavatla bitirmelidir.
10-) Batıni edeptir. Bu, duanın kabulü için temeldir. Günahlardan tövbe etmek, herkese hakkını vermek, gerçek bir gayretle Allah’a dönüş yapmak gibi… Bu onuncu edep duanın kabulünü yaklaştıran edeptir.
Kaynak: İmam-ı Gazali / İmam-ı Gazali’den Müminlere Vaazlar / bkz: 167-169