Dua, en koyu yalnızlığında şefkatli seccadene sığınıp yakarışların; kapıların birer birer yüzüne kapandığında yegane güvenebildiğin o en kudretli kapıyı edebiyle çalışındır. Sağdan soldan medet beklemeyip, kimseye şikayet eylemeyip ancak Rabbine halini arz etmendir.
Dua, gönüllere inşirah veren, katı kalpleri yumuşatan, kötülüğe kalkan olandır. İstiğfarla başlanır, salavatla bezenir, hamd ile taçlanır ve gözyaşıyla sunulur.
Oruçlunun kurumuş dudaklarında, misafirin memnuniyetinde, anne babanın sevincinde, mazlumun ahında, hastanın iniltisinde saklıdır. Seher vakti, ezan bitimi, namaz sonu, cuma günü daha bir makbuldür. Yaşantınızın her anına sızar, dilinizi tatlandırır, muhatabınızı size ısındırır.
Yolcunuzu selametle uğurlar, sevimli yavrunuza zihin açıklığı dilersiniz. Bir bardak soğuk sudan sonra su gibi aziz ol diyerek teşekkür eder, göz aydınlığı hanımınızı Allah’a emanet edersiniz.
İnsanın en önemli anlarını kıymetlendirir sevdiklerinin içten duaları. Hayat arkadaşınızla kıyılan nikahınızda, yeni bir can dünyaya getirdiğinizde, nihayet başınızı sokacak bir çatınız olduğunda dostların temennileri en değerli hediyedir.
Paylaşılan sofralar Halil İbrahim bereketinde olsun diye yemek duası, çatlamış topraklar suya kansın diye yağmur duası, sabah tezgah açılırken esnafın yüzü gülsün diye pazar duası toplu aminlerin birbirine karıştığı zamanlardır.
Yuva kuracaklar, askere gidecekler, gurbete çıkacaklar, iş kuracaklar sevip saydığı büyüklerinin hem gönlünü hem duasını alırlar.
Hayıflanmak yerine şayet biraz dikkatle bakmayı bilirsen görürsün ki; sen unutmuş olsan da kabul edilmiş dualarının neticesidir çoğu yaşadıkların. Belki seneler evvel kalbinin en rikkatli anında dilinden dökülüverenler aslında şimdinin gerçekleridir.
O halde ey muhterem kardeşim;
Duanda ne haddini aş ne de eksiklik yap. Ve sen unutsan da senin münacatını asla geri çevirmeyecek el-Mucib olan Rabbine yönel ve hamdet
Kaynak: Esma Can / Diyanet Aylık Dergisi / Ocak 2016 / bkz: 80