Hediye, bir sevgi gösterici olarak karşılık beklenmeden verilen bağıştır. Kendine gelen hediyeleri kabul eden ve hediyeye karşılık veren Peygamberimiz (s.a.v): “Hediyeleşin” buyurarak, hediyeleşmenin kalpteki kötü duyguları gidereceğini bildirmiş, küçük de olsa verilen hediyeyi hakir görmemeyi öğütlemiştir.
Hediye vermek için özel günleri beklemeye gerek yoktur. Hediyenin mutlaka değeri yüksek olan bir şey olması gerekmediği gibi, böyle bir beklenti içerisinde olmak da doğru değildir.
Az veren candan, çok veren maldan, Çam sakızı çoban armağaı gibi atasözlerimiz, hediyenin maddi değerinden ziyade, manevi değerinin önemli olduğunu ifade eder. Din kardeşlerimize gösterdiğimiz bir tebessüm, bir güzel söz dahi hediye olabilir.
Bu bilinçle, ailede, arkadaşlar, komşular ve akrabalar arasında yapılan hediyeleşmeler birlik ve beraberliğimizi sağlamlaştıracak birer vasıtadır. Zenginlerin fakirlere yönelik hediyeleri de Müslümanlar arasındaki kardeşlik bağını kuvvetlendirecektir. Greksiz yere çok büyük hediyeler veermek ve hediyeden karşılık beklemek, hediyeleşmenin ruhuna aykırı samimiyetsiz tutumlardır
Diyanet