Hicr Süresi 28-40 Arası Ayetlerin Meali ve Tefsiri & Geylani
Ey resullerin kamili! Meleklere haber verme ve bildirme yoluyla hitap ederek Rabbinizin sizi şereflendirdiği zamanı hatırlayınız. Allah Teala Resulüne (s.a.v) mertebesinin kendi cinsinin mertebelerinin hepsini kapsaması ve hepsini temsil etmesinden ötürü muhatap alınacak yeterli olgunluk ve liyakati sebebiyle- direk hitap etmiştir.
Hani Rabbin meleklere demişti ki: Cemal, Celal ve bütün sıfatlarımı yansıtması için bir surete sahip ve en hakir ve değersiz şeylerden yapılmasından ötürü yakınımdan merhalelerce uzakta bulunan
Kupkuru bir çamurdan, şekillenmiş kara balçıktan bir insan yaratacağım (Hicr Süresi 28)
Ona şekil verdiğim, yani iskelet ve şeklini mütedil ve mükemmel yaptığımda: Ve ona ruhumdan üflediğim zaman, yani benim hayatımla hayat bulması ve bütün isim ve sıfatlarımı yansıtıcı ayna olması için varlığımın nurunun feyzinden serpiştirdiğimde Siz hemen onun için secdeye kapanın (Hicr Süresi 39), yani saygı duymak ve yüceltmek için katımda hakir olan toprağa alınlarınızı koyunuz.
Kesin ve zorunlu emri aldıklarında seçme talebinde bulunmaksızın ve delil istemeksizin öne almadan, geciktirmeden, kesin bir şekilde ve tereddütsüz Meleklerin hepsi de hemen secde ettiler(Hicr Süresi 30).
Fakat İblis hariç! O, secde edenlerle beraber olmaktan kaçındı (Hicr Süresi 31); meleklerden olan İblis aslına tabi olarak secde etmekten kaçındı. Sonra İblis muhalefet edip Allah’ın emrinden yüz çevirince, azarlama ve serzenişte bulunma tarzında Allah Teala
Ey İblis! Secde edenlerle beraber olmayışının sebebi nedir? dedi (Hicr Süresi 32); ey İblis! Hangi durum zorunlu emre uyarak hakir olan toprağa alınlarını koyup boyun eğenlerden olmana engel olmuştur.
İblis kinayeli bir tarzda ve inkâr yoluyla üstünlüğünü ve meziyetini ortaya koyma sadedinde Allah’a delil getirerek
Ben kuru bir çamurdan, şekillenmiş kara balçıktan yarattığın bir insana secde edecek değilim, dedi (Hicr Süresi 33); cismani, zülmani ve kesif olup kendisinden daha yoğun ve katı olan ve kuru bir çamurdan yapılan varlığa secde etmek benim için doğru ve güzel olmaz ve benim mertebeme de yaraşmaz. Çünkü ondan daha yoğun ve kabul şerefi alanından uzak olan varlık yoktur. Birbiri üzerine kümelenmiş bu yoğunlukları ihtiva eden ve şekil almış varlığa ruhani ve nurani varlığın boyun eğmesi uygun değildir.
Allah Teâlâ kovmak ve uzaklaştırmak amacıyla Şöyle buyurdu: Öyle ise oradan çık! Artık kovuldun! (Hicr Süresi 34); Ey kovulmuş olan İblis! Emrime muhalefet ettiğin ve hikmetimin gereğine göre hareket etmediğinden dolayı artık kendini içinde bulunduğun melekler zümresinden sayma. Çünkü onlar makbul ve itaatkar varlıklardır. Halbuki sen artık reddedilmiş ve kovulmuş varlıklardan oldun. Emrimizin gereğine muhalefet ettiğin için rahmet ve keremimizden uzaklaşmış oldun.
Muhakkak ki kıyamet gününe kadar lânet senin üzerine olacaktır! (Hicr Süresi 35); kovulma ve terk edilme sürekli bir şekilde senin üzerine olacaktır. İkamet edeceğin yerde, sen ve asi kullardan seni takip edenler için hazırlanmış ateş olacaktır. İblis huzura kabul edilmekten ve Allah’ın rahmetinden ümidini kesince, acı duyarak, içi yanarak ve ah çekerek
Rabbim! Öyle ise, (varlıkların) tekrar dirileceği güne kadar bana mühlet ver, dedi (Hicr Süresi 36). Çeşitli kerem ve nimetleriyle beni besleyip yetiştiren Ey Rabbim! Emrine muhalefet ederek nimetlerini inkar ettim.
Adem oğlunu azdırmak ve onlardan intikam almak için haşir gününe kadar bana mühlet ver.
Allah: Sen bilinen bir vakte kadar kendilerine mühlet verilenlerdensin, buyurdu (Hicr Süresi 37-38); alemlere ibret olman amacıyla kusurları telafi etmenin, ahiret için azık tedarik etmenin ve karşılaşma günü için çareleri hazırlamanın mümkün olmadığı bir vakte kadar mühletin var. Bu vaktin, cesetlerin tekrar dirilmesinin gerçekleşeceği birinci nefha/sura üfürme günü olduğu söylenir.
İblis dedi ki: Rabbim! Beni azdırmana karşılık ben de yeryüzünde onlara (günahları) süsleyeceğim. İblis yemin ederek ve haddi aşarak -Kudretinin hükmüyle beni azdırman, saptırman ve yüksek mevkiimden düşürüp sevdiklerim ve kardeşlerimin arasından çıkartmandan dolayı insanlara bozuk amellerini ve çirkin fiillerini güzel göstereceğim.
Tabii olarak nefislerinin meylettirdiği çeşitli bozukluk ve çirkinlikleri ve birçok cürüm ve günahları işleterek aralarına fitne ve bozgunculuk sokacağım, dedi: Ve onların hepsini mutlaka azdıracağım! (Hicr Süresi 39). Öyle ki nefsi emmare mertebesinde bulunan hiçbir kimse bunun dışında kalmayacaktır.
Ancak onlardan ihlaslı kulların müstesna (Hicr Süresi 40), yani boyunlarını nefsi emmarenin bağlarından kurtarmış, mutmainne derecesine ermiş ve rıza ve teslim makamında sabit kadem olanlar hariç.
Kaynak: Abdülkadir Geylani / Geylani Tefsiri / C: III / bkz: 13-16