İster sözlü olsun, ister davranışlarla, zorbalığın her çeşidinden nefret ederim. Düşüncemizi duyular yoluyla aldatan gösterişlere her zaman karşı koymuşumdur. Üstün sayılan insanlara yakından bakınca anladım ki, çoğu herkes gibi insandır.
Yüksek mevkilerde sağ duyuya az rastlanır. Kralların şaştığım tarafı, hayranlarının bu kadar bol olmasıdır.
Her şeyimizi emirlerine verelim ama düşüncemize bize kalsın. Önlerinde bükülen dizlerimiz olsun aklımız değil
Devlet büyüklerinin nutukları üstüne hüküm verecek olanlar da şöyle diyebilirler: Bu kadar ciddilik, büyüklük, şatafat içinde sözlerinin gerçek anlamı anlaşılmıyor ki. Bilgiçlik taslamak, çok yüksek mevki ve ünlerle de bir araya geldi mi, daha da tehlikeli olur. Bunun örneğini geçenlerde gördüm:
Ünlü bir adam, masasında rahat rahat konuşulan önemsiz bir konuya karıştı ve söze şöyle başladı: Kim benim gibi düşünmüyorsa yalancıdır, cahildir.
İnsan düşüncesi, başkalarının düşüncesini hiçe sayan böyle bir yola saptı mı, yanlış yola girmiş olur.
Kaynak: Michel de Montaigne / Mutluluk ve Yaşama Sanatı / bkz: 183