DOLAR
19,9662
EURO
21,3770
ALTIN
1.249,93
BIST
4.580,67
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
21°C
İstanbul
21°C
Az Bulutlu
Pazartesi Az Bulutlu
21°C
Salı Çok Bulutlu
23°C
Çarşamba Az Bulutlu
24°C
Perşembe Az Bulutlu
23°C

Zekat Verilecek Mallar ve Oranları

Zekat Verilecek Mallar ve Oranları
07.02.2023 00:55
0

Zekat verilmesi gereken malların çeşitleri;

  • 1 — Yılın büyük bir kısmında meralarda otlayarak gıdalanan, koyun, sığır ve deve gibi, dört ayaklı, “saime” denilen hayvanlar
  • 2 — Altın, gümüş ve diğer paralar
  • 3 — Ticaret malları
  • 4 — Ziraat mahsulleri ve meyvalar
  • 5 — Maden ve defineler (yeraltı servetleri).

Otlayıcı (Otobur) Hayvanların Zekatı

Otlayıcı hayvanlar dediğimiz, deve, sığır ve koyunların zekatını vermek için üç şeyin bulunması şarttır:

  • 1 — Bu malların nisab miktarına ulaşması
  • 2 — Sahibinin mülkiyetinde olarak üzerinden bir yılın geçmesi
  • 3 — Bütün yıl veya çoğunda otlayarak kendilerini idare edebilmeleri

Develerin Zekat Oranı

  • 1 — Beşten daha az develer için, zekat gerekmez, sayıları beş olunca bir koyun
  • 2 — Sayıları yirmi beş olmadıkça, her bir beş deve için bir koyun
  • 3 — 25’te iki yaşında bir dişi deve
  • 4 — 36’da üç yaşında bir dişi deve
  • 5 — 46’da dört yaşında bir dişi deve
  • 6 — 61’de beş yaşında bir dişi deve
  • 7 — 76’da üç yaşında iki dişi deve
  • 8 — 90-120 arası için dört yaşında iki dişi deve
  • 9 — 121’den 144’e kadar yine dört yaşında iki dişi deve ile beraber, ayrıca her beş deve için de bir koyun verilir
  • 10 — 145’te iki adet dört yaşında ve bir adet de iki yaşında dişi deve
  • 11 — 150’de dört yaşında üç adet dişi deve ile beraber ayrıca her beş deve için de bir koyun verilir.
  • 12 — 175’te dört yaşında üç ve iki yaşında bir dişi deve
  • 13 — 186’da dört yaşında üç ve üç yaşında bir dişi deve
  • 14 — 196’dan 200’e kadar dört yaşında dört dişi deve verilir.

Bundan sonrası için her elli adedine karşılık, dört yaşında bir dişi deve ilave edilir

Sığırların Zekat Oranı Tablosu

  • 1 — Otuzdan daha az olan sığırlar için zekat gerekmez
  • 2 — Üzerinden bir sene geçen otuz sığırda bir yaşını bitirmiş bir dana
  • 3 — 40 sığırda iki yaşında bir dana
  • 4 — İmam Ebu Yusuf ve Muhammed’e göre kırktan altmışa kadar olan fazlalık için bir şey yoktur. Ancak altmışta bir yaşını tamamlamış iki adet dana
  • 5 — 70’de birisi bir, diğeri iki yaşında olan iki dana
  • 6 — 80’de iki yaşını ikmal etmiş iki dişi dana
  • 7 — 90’da bir yaşını geçmiş üç dana
  • 8 — 100’de bir yaşını bitirmiş iki ve iki yaşını bitirmiş bir dişi dana olmak üzere üç dana
  • 9 — 120’de mal sahibi muhayyer olarak, bir yaşını ikmal etmiş dört veya iki yaşını bitirmiş üç dana verilir.

Bundan sonrası için her otuzda, bir yaşını bitirmiş veya her kırkta iki yaşını bitirmiş bir erkek veya dişi dana ilave olunarak verilir. Sığır tabirine mandalar da girmektedir.

Koyunların Zekatı Nasıl Verilir ve Hesaplanır?

  • 1 — Kırktan daha az olan koyun ve keçiler için zekat gelmez
  • 2 — Kırktan 120’ye kadar bir koyun
  • 3 — 121’den 200’e kadar iki koyun
  • 4 — 201’den 399’a kadar üç koyun
  • 5 — 400’de dört koyun verilir.

Bundan sonra her yüz koyunda bir koyun verilir. Koyun tabirine keçiler de dahildir.

Atların Zekatı Nasıl Verilir ve Hesaplanır?

İmam Ebu Yusuf ve Muhammed’e göre;

  • Atlar
  • Eşekler
  • Katırlar
  • Kuzular
  • Deve yavruları ve
  • Buzağılar için zekat gerekmez. Muhtar olan da budur.

İmam-ı A’zam’a göre ise;

Otlamak suretiyle gıdalarını temin edenler, yemle beslenenler olmak üzere atlar iki kısma ayrılırlar. Ayrıca bunlar ya ticaret için bulunurlar veya ticaret için bulunmazlar. Eğer ticaret için bulundurulursa nasıl gıdalanırsa gıdalansınlar, ticaret malı olduklarından, zekat lazım gelir.

Yük ve binek hayvanlarına hiçbir şekilde zekat gerekmez. Atlar, ne ticaret ve ne de yük ve binek için kullanılmıyorsa, bunlar da otlayarak gıdalananlar ve yemle beslenenler olmak üzere iki kısma ayrılırlar. Yemle besleniyorlarsa zekat gerekmez, otlamakla besleniyor ve sütleri veya üremeleri için bulunduruluyorsa, cinslerine göre; eğer Arap atları diye bilinenlerden ise, at başına bir dinar veya atları kıymetlendirerek, her ikiyüz dirhemi için 5 dirhem zekât vermekte sahipleri muhayyerdir. Başka cinslerde ise kıymetlerinin her 200 dirhemi için beş dirhem zekat verilir.

Altın ve Gümüşün Zekatı Nasıl Verilir ve Hesaplanır?

Nisap miktarına ulaşan ve üzerinden de bir yıl geçen altın ve gümüş için külçe halinde olsalar bile zekatlarını vermek lâzımdır. Bu miktarda altın ve gümüşe veya bu miktarın karşılığı kağıt paraya sahip olan Müslümanın bunların kırkta birini zekat olarak vermesi lazımdır.

Kağıt Paraların Zekatı Nasıl Hesaplanır ve VErilri?

Hanbeli fakihleri hariç, diğer üç mezhebin fakihleri, lira ve kağıt paralar ile bankalarda bulunan, istenildiği zaman paraya çevrilebilen senet ve tahvillerin zekatlarını vermenin lazım geldiği görüşündedirler. Zîra bunlar teamülde adet ve gelenekte altın ve gümüşün yerine geçmekte ve her zaman altın ve gümüşe çevrilmekte de hiçbir güçlük yoktur

Böylece bunlar nakit para ve ticaret malları hükmünde olduğu için, yalnız başlarına veya para ve ticaret mallarına ilave edilmek suretiyle nisap miktarı olurlarsa, altın veya gümüşe olan değerlerinin kırkta biri nispetinde zekatları verilir.

Ticaret Mallarının Nisap Miktarı ve Hesaplanması

Ticaret niyetiyle bulundurulan malların değerleri altın veya gümüşten nisap miktarına ulaşır ve o andan itibaren de üzerlerinden bir kameri yıl geçerse zekat vermek farz olur. Altın veya gümüşten birisine göre kıymetlendirmekte mal sahibi için serbestlik vardır.

Şu kadar ki, altın ile takdir edildiği zaman nisap temin edilemez de gümüş ile değerlendirildiğinde nisap sağlanıyorsa, gümüşe göre takdir edilerek zekat verilir. Malın değeri, bulunduğu yerin piyasalarındaki fiyatlara göre değişik şekiller alabilir. Malların cinsleri muhtelif de olsa, nisap temininde kıymetleri birleştirilebilir.

Mesela: Yalnız başına ticaret malı olan bir kumaş, nisap miktarına ulaşmaz da ancak, yine ticaret malı olan bir radyo ile ulaşıyorsa, ikisinin kıymetlerinin kırkta birini zekat olarak vermeleri lazım gelir.

Ziraat Mahsullerinin ve Meyvelerin Zekatı

Toprak, öşriyye ve haraciye olmak üzere iki kısma ayrılır.

  • ÖŞRİYYE: Halkı kendiliğinden Müslüman olan veya devlet reisinin harb ile zapt edip, askerleri arasında taksim ettiği, yahut öşür verilmesi gerektiği, hadisle sabit olan Hicaz toprakları veyahut sahabelerin icma’ı (fikir birliği) ile sabit olan Basra toprakları gibi olan yerlerdir.
  • HARACİYYE: Müslümanlar tarafından savaşarak veya sulh ile ele geçirilen fakatmü slüman olmayan yerli ahalisinin elinde bırakılan topraklardır.

Öşriyye diye adlandırılan topraklardan çıkan mahsulün onda birini devlete veya fakirlere vermenin gerekmesi için şu şartların birleşmesi lâzımdır:

  • 1 — Toprağın, senenin çoğunda yağmur ve benzeri (nehir, ırmak ve çay) sularıyla sulanması, eğer kova ve benzeri şeylerle taşımak suretiyle sulanıyorsa, ürünlerinin yirmide biri alınır.
  • 2 — Topraktan alınan ürünün gelir ve fayda sağlama maksadıyla ekilmiş olması, kendiliğinden bitmiş ot ve ağaçlara zekat lazım gelmez.
  • 3 — Çıkan mahsulün tamamının bozularak yok olmaması, şayet bir kısmı mahvolmuş ise, bu kısmın öşürü düşer, geri kalanından öşür verilir.

Buğday, arpa, darı, pirinç, hububatın her çeşidi, fasulye ve benzerleri, gül ve benzerleri, şeker pancarı ve kamışı, kavun, karpuz, hıyar, hurma, üzüm, keten ve tohumu, ceviz, badem ve kimsenin malı olmayan dağlarda bulunan ağaçlardan toplanan meyvelere varıncaya kadar, kurutularak uzun müddet dayanıklı olsun olmasın, az olsun çok olsun hepsinden onda bir zekat vermek gerektir.

Ancak ekim için kullanılan ve başka türlü istifade edilemeyen tohumlardan bir şey lazım gelmez.
Ekme, biçme ve harman masraflarını düşmeden öşür verilir. Öşür zekatına girmesi için mahsulün üzerinden bir yıl geçmesi ve nisaba ulaşması şartı da aranmaz. Ancak öşür zekatına tabi olmak için, ölçülen şeylerden olursa, mahsulün bir sa’ (1,458 veya
1,667 kg.)
olması şarttır

Haraciyye denilen araziden alınacak vergiye gelince, bunun miktarı devlet reisi ile orada bulunan, haraç vergisi ödeyecek ahali arasında tespit edilir.

Madenlerin ve Yer Altı Servetlerinin Zekat Oranı

İster Cenab-ı Hak Teâala tarafından yaratılmış olsun, isterse kafirlerin gömmüş olduğu hazineler olsun bunlara yer altında bulunan mallar denir. Bunları üç kısma ayırabiliriz:

  • 1 — Ateşte eritmek suretiyle dökülebilenler,
  • 2 — Sıvı halinde bulunan maddeler,
  • 3 — Bunlardan olmayan maddeler.

Altın, gümüş ve demir gibi dökülebilen madenlerin beşte birini ayırmak lazımdır. Cenab-ı Hak Talaâ’nın mealen; “Biliniz ki, kafirlerden ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin muhakkak beşte biri Allah içindir. O da Peygambere ve onun akrabasına, yetimlere, miskinlere ve yolda kalmışlara aittir…” buyurduğu ayetinde beyan edilen ganimet mallarının beşte birinin kendilerine verildiği kimseler, aynı zamanda bu madenlerin zekatlarının da ödeneceği yerdir.

Yani devlete, yetimlere, yoksullara ve yarı yolda kalmışlara verilir. Eğer bu madenler sahipsiz, kimsenin malı olmayan yerlerden çıkarılmış ise, geri kalan beşte dördü de bulan kimseye ait olur.

Yeraltından çıkarılan madenlerin üzerinde İslamiyet’ten önceki devreye ait bir işaret varsa definenin beşte birini vermek gerektir. Eğer İslâmiyet devrine ait paralardan ise, bulunan bir mal gibidir ki, sahibi bulunduğu zaman kendisine teslim edilir.

Şayet birine ait bir arazide bulunursa, beşte biri hisse olarak devlete, geri kalanı da sahibine verilir. Birisi kendi evinde bulursa hepsi de onun olup bir şey vermek icabetmez.

Bulunan şeyin hazine veya maden olması, bulanın, erkek-kadın, büyük-küçük, müslüman-zimmî (islam diyarında bulunan gayr-i müslim) olmasında fark yoktur. Zift, petrol gibi sıvı halinde olan madenlerden hiçbir şeyin verilmesi îcabetmez. Yalnız cıva madeninin beşte birini vermek gerektir.

Ne eritilebilen ve ne de sıvı halinde bulunmayan kireç taşı, mücevherat (pırlanta, elmas) ve benzeri şeyler için zekat vermek gerekmez. Ancak bunların kazanılan karlarından zekat verilir.

İnci, mercan, balık ve anber gibi denizden çıkarılanlar için de bir şey vermek icabetmez. Fakat bunlar ticaret maksadıyla çıkarılırsa, o zaman ticaret mallarında olduğu gibi değerleri üzerinden zekatları verilir.

Alacak Zekata Sayılabilir mi?

Alacaklar; sağlam, orta ve zayıf olmak üzere üç kısma ayrılır, iflas etse de, borcunu inkar etmeyen yahut borcunu inkar ettiği halde, alacaklının şahidi veya elinde borç senedi bulunan, bir kimseye satılmış malın veya verilen borç paranın karşılığına sağlam alacak denir. Bu kabil alacaklar alındığında zekatları verilir.

Havl-i havelan dediğimiz bir senelik müddetin başlangıcı, paranın borçludan alındığı andan itibaren değil, alacaklının nisap miktarı mala sahip olduğu zaman başlar. Bu gibi alacakların zekatı kırk dirhemin karşılığı para ele geçinceye kadar tehir edilir.

Alınan alacak bundan daha çok ise birkaç senenin zekatı da verilmemiş ise, geçmiş senelerle birlikte hepsinin zekatı birden verilir.

Eski elbise, oturulan ev, damızlık hayvan ve benzeri, bilhassa kişinin ihtiyaçları ile ilgili ve ticaret malı olmayan satılan şeylere orta alacak denir. Nisabı temin edecek kadarı ele geçmedikçe zekat gerekmediği gibi üzerinden geçmesi gereken bir yılın başlangıcı da, yukarıda zikredilen malların satıldığı andan itibaren başlar ve buna göre hesabı yapılır.

Zayıf alacağa gelince; diyet, vasiyet ve mehir gibi, mal sayılmayan şeylerin karşılığıdır ki, nisabı sağlayacak kadarı alınmadıkça ve o andan itibaren de üzerinden bir yıl geçmedikçe zekat gerekmez

Kaynak: Hüseyin Özgün / Diyanet İlmi Dergisi / Eylül 1970

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.